simurg
28-03-2007, 12:06
Televizyon çocukları nasıl etkiler?
Çocuğun televizyon karşısında geçirdiği süre ve televizyonun çocuk üzerindeki etkileri çoğu anne-babayı endişelendirir. Televizyon izlemek gerçekten de çocuklara zarar verir mi?
Çocuğun televizyon karşısında geçirdiği süre ve televizyonun çocuk üzerindeki etkileri çoğu anne-babayı endişelendirir. Televizyon izlemek gerçekten de çocuklara zarar verir mi?
Çocuklar televizyonun eğitsel ve eğlendirici yönünden fayda sağlayabilirler. Ancak çok fazla televizyon izlemenin, özellikle de reklamlar ve şiddet görüntülerine maruz kalmanın çocuk gelişimi üzerindeki etkileri konusunda çeşitli sorun ve sorular söz konusudur.
Televizyon ve filmler herkesi eğlendirir, ancak çocuklar için televizyon aynı zamanda dünyaya açılan bir pencere vazifesi de görür. Bu dünya da onların gelişimini etkiler. Çocuklar televizyondaki yaşam biçimlerinden ve davranışlardan çeşitli mesajlar alırlar. Televizyonda yaşamın sert gerçekliklerine tanık olmak çocukları zorlayabilir ve çocuklar bunlardan gelişimlerine zarar verecek mesajlar çıkarabilirler.
Çocuklar çok çeşitli davranış ve yaklaşımları görme fırsatına sahip olmalıdırlar ve televizyon dışındaki dünyayı deneyimlemeye yani oynamaya, hayal kurmaya, okumaya ve aynı zamanda da TV izlemeye ihtiyaçları vardır. Anne-babalar ise çocuğun TV izlemesini diğer faaliyetlerle dengelemekle sorumludurlar.
Televizyon çocukları nasıl etkiler?
Her çocuğun televizyonda izlediklerine tepkisi farklıdır ve her bir çocuğun televizyonda gördüklerine nasıl tepki vereceğini tam olarak belirlemek mümkün değildir.
Ancak genel olarak çocuğun yaşı ve gelişim düzeyi vereceği tepkiyi büyük ölçüde etkiler.
Tekrarlayan deneyimler kalıpların oluşmasına yol açar
Yeni araştırmalar tekrar tekrar yaşanan deneyimlerin çocukluktan itibaren çeşitli kalıpların oluşmasına ve bunların ergenliğe kadar devam etmesine neden olabildiğini göstermektedir. Bu kalıplar ise düşünme, konuşma, problem çözme, dikkatini toplama ve devam ettirme ve başkaları ile iletişim kurma gibi becerileri etkiler.
Dikkat toplamayı zorlaştırır
Araştırmalar çocukların hızla değişen görüntülerin yer aldığı televizyon programlarını izledikten sonra okuma ve yap-boz çözme gibi uzun süre dikkat gerektiren görevlere kendilerini veremediklerini göstermiştir.
Çocukların diğer faaliyetlere katılımını engeller
Çocuklar televizyon ekranına “yapışabilir” ve dolayısıyla reklamlar da dahil olarak kesintisiz bir şekilde televizyon izleyebilirler. Çocuklar ne kadar fazla televizyon izlerlerse; gelişim ve sağlıkları açısından büyük önem taşıyan oyun, sosyalleşme ve egzersize ayırdıkları zaman da o kadar azalır.
Aktif öğrenmeyi engeller
Çocukların pratik yapmaları yani konuşmayı, yazmayı ve düşünmeyi “aktif olarak” öğrenmeleri gerekir. Televizyon çocukların ilgisini toplasa da, zihinlerini “aktif öğrenme” ile meşgul etmez. Oysa okuma ve oyun gibi diğer faaliyetler aktif öğrenmeyi sağlar.
Küçük çocuklar gördüklerinin gerçek olmadığını anlayamazlar
Altı yaşından küçük çocuklar televizyonda gerçek ile hayali olan arasındaki ayrımı anlamakta güçlük çekerler. İzledikleri programlarda kurguları ve bütünlüğü takip etmez, heyecan verici kısa parçacıklara odaklanırlar. Bu yaşlardaki çocuklar neden ve sonuç ilişkisini de tam olarak anlayamazlar. Çizgi film karakterlerini gerçek olarak görürler ve reklamların cazibesine açıktırlar.
Kahramanlara benzemek isterler
6-9 yaş arasındaki çocuklar da özellikle gerçek yaşama benzeyen sahnelerde gerçek olan ile hayali olanı ayırmakta zorluk çekerler. Hayranlık besleme eğiliminde olurlar ve kahramanlara benzeme isteği duyarlar.
Dizilerdeki kız-erkek ilişkileri yanlış yönlendirici olabilir
Daha büyük ilkokul çocukları kendi başlarına da gelebileceği endişesi ile gerçeklere dayanan görüntülerden rahatsız olurlar. Ergenlerin dünyası, seks ve moda konularında meraklıdırlar ve dizilerde gördükleri kız – erkek ilişkileri çocuklar üzerinde yanlış yönlendirici etkiler yaratabilir.
Odasında televizyon olmamalı
Odasında televizyon bulunan çocukların okul başarılarının, televizyonun evin ortak bölümlerinde bulunduğu evlerde yaşayan çocuklara kıyasla daha düşük olduğunu araştırmalar ortaya koymuştur.
Korku ve kaygılara neden olabilir
Durum her bir çocuk için farklı olmakla birlikte, bazı görüntüler çocuklar için korku verici olabilir. Çocukların bazıları, kendilerini gerçekten güvende hissetmeleri halinde biraz korkmaktan hoşlanabilir. Kendilerinin güvende olduğunu bilmek “heyecan” duygusunu yaşama özgürlüğü verir. Ancak çocuklar korkutucu programlara ne kadar fazla maruz kalırlarsa, dünyanın korkutucu bir yer olduğuna da o kadar fazla inanırlar. Bu da onların kaygılı olmalarına neden olur.
Kendisi hakkındaki düşünceleri etkilenebilir
Çocuğun hayranlık duyduğu figürler kendisi ile ilgili düşüncelerini de etkileyebilir. Neyin iyi, neyin değerli olduğu, nasıl davranacağı ve nelere değer vereceği gibi konulardaki fikirlerinin şekillenmesinde sizden öğrendiklerinin yanında, ekranda gördüğü ünlü kişiler de etkili olabilir.
Televizyon çocukların davranış, inanç ve yaşama bakışlarını ne ölçüde etkiler?
Çocukların davranış, inanç ve yaşama bakışlarının etkilenme derecesi televizyon programlarının gerçek oluşuna ne derece inandıkları ile bağlantılıdır.
Çocuklar bir programın gerçek olup olmadığına üç yolla karar verirler:
Televizyondaki şeyleri ve kişileri kendi deneyimlerinden tanırlar: “Programda benim köpeğime benzeyen bir köpek var, o yüzden bu programdakiler gerçek”.
Kendi deneyimleri ile çelişmesi halinde programın gerçek olmadığına inanırlar: “İnsanların burunlarını oynatarak sihir yapma gücü gerçekte yok.”
Programların nasıl yapıldığını anlarlar. Örneğin “Çizgi filmlerin insanlar tarafından yapıldığını biliyorum” ya da “filmdeki kişiler aslında rol yapan aktörler” gibi. 9-10 yaşlarındaki çocuklar rol yapılmasını daha net anlarlar ancak 6-7 yaşındaki çocuklar televizyondaki ailelerin gerçek aileler olduğunu ya da Susam Sokağının gerçek bir sokak olduğunu düşünebilirler.
Reklamlar çocukları nasıl etkiler?
Reklamların çocuklar üzerindeki etki gücü çok fazladır. 8 yaşından küçük çocukların çoğu reklamlarda söylenenlerin doğru olduğuna inanır. 8-10 yaşlarındaki çocuklar reklamların her zaman doğruyu söylemediğinin farkındadır ancak söylenenin hangisinin doğru, hangisinin doğru olmadığını tam olarak belirlemekte zorluk çekerler.
Ürünleri tanınmış kişilerin tanıtması durumunda çocuklar kolaylıkla ikna olurlar. Reklamlarda kullanılan tekniklerle bir ürünün şekli, hızı, ebatı ve çalışma biçimi gibi konularda çocuklar kolayca yanlış yönlendirilebilir ya da aldatılabilir. Çoğunlukla çocuklar reklamlarda gördükleri şeyleri isterler ve anne-babalarına bunları aldırabilmek için her yolu denerler.
Henüz dili çok iyi öğrenmemiş olan çocuklar reklamlardan yanlış anlamlar çıkarabilirler. Örneğin “büyüten tat”, “meyve özlü” gibi sözleri “benim için faydalı” şeklinde yorumlayabilirler.
Televizyonda gördükleri hakkında konuşarak ve reklamların nasıl hazırlandığını anlatarak ve ürünü gerçek yaşamda göstererek reklamların etkisi konusunda çocuğunuza yardımcı olabilirsiniz.
Çocuğun televizyon karşısında geçirdiği süre ve televizyonun çocuk üzerindeki etkileri çoğu anne-babayı endişelendirir. Televizyon izlemek gerçekten de çocuklara zarar verir mi?
Çocuğun televizyon karşısında geçirdiği süre ve televizyonun çocuk üzerindeki etkileri çoğu anne-babayı endişelendirir. Televizyon izlemek gerçekten de çocuklara zarar verir mi?
Çocuklar televizyonun eğitsel ve eğlendirici yönünden fayda sağlayabilirler. Ancak çok fazla televizyon izlemenin, özellikle de reklamlar ve şiddet görüntülerine maruz kalmanın çocuk gelişimi üzerindeki etkileri konusunda çeşitli sorun ve sorular söz konusudur.
Televizyon ve filmler herkesi eğlendirir, ancak çocuklar için televizyon aynı zamanda dünyaya açılan bir pencere vazifesi de görür. Bu dünya da onların gelişimini etkiler. Çocuklar televizyondaki yaşam biçimlerinden ve davranışlardan çeşitli mesajlar alırlar. Televizyonda yaşamın sert gerçekliklerine tanık olmak çocukları zorlayabilir ve çocuklar bunlardan gelişimlerine zarar verecek mesajlar çıkarabilirler.
Çocuklar çok çeşitli davranış ve yaklaşımları görme fırsatına sahip olmalıdırlar ve televizyon dışındaki dünyayı deneyimlemeye yani oynamaya, hayal kurmaya, okumaya ve aynı zamanda da TV izlemeye ihtiyaçları vardır. Anne-babalar ise çocuğun TV izlemesini diğer faaliyetlerle dengelemekle sorumludurlar.
Televizyon çocukları nasıl etkiler?
Her çocuğun televizyonda izlediklerine tepkisi farklıdır ve her bir çocuğun televizyonda gördüklerine nasıl tepki vereceğini tam olarak belirlemek mümkün değildir.
Ancak genel olarak çocuğun yaşı ve gelişim düzeyi vereceği tepkiyi büyük ölçüde etkiler.
Tekrarlayan deneyimler kalıpların oluşmasına yol açar
Yeni araştırmalar tekrar tekrar yaşanan deneyimlerin çocukluktan itibaren çeşitli kalıpların oluşmasına ve bunların ergenliğe kadar devam etmesine neden olabildiğini göstermektedir. Bu kalıplar ise düşünme, konuşma, problem çözme, dikkatini toplama ve devam ettirme ve başkaları ile iletişim kurma gibi becerileri etkiler.
Dikkat toplamayı zorlaştırır
Araştırmalar çocukların hızla değişen görüntülerin yer aldığı televizyon programlarını izledikten sonra okuma ve yap-boz çözme gibi uzun süre dikkat gerektiren görevlere kendilerini veremediklerini göstermiştir.
Çocukların diğer faaliyetlere katılımını engeller
Çocuklar televizyon ekranına “yapışabilir” ve dolayısıyla reklamlar da dahil olarak kesintisiz bir şekilde televizyon izleyebilirler. Çocuklar ne kadar fazla televizyon izlerlerse; gelişim ve sağlıkları açısından büyük önem taşıyan oyun, sosyalleşme ve egzersize ayırdıkları zaman da o kadar azalır.
Aktif öğrenmeyi engeller
Çocukların pratik yapmaları yani konuşmayı, yazmayı ve düşünmeyi “aktif olarak” öğrenmeleri gerekir. Televizyon çocukların ilgisini toplasa da, zihinlerini “aktif öğrenme” ile meşgul etmez. Oysa okuma ve oyun gibi diğer faaliyetler aktif öğrenmeyi sağlar.
Küçük çocuklar gördüklerinin gerçek olmadığını anlayamazlar
Altı yaşından küçük çocuklar televizyonda gerçek ile hayali olan arasındaki ayrımı anlamakta güçlük çekerler. İzledikleri programlarda kurguları ve bütünlüğü takip etmez, heyecan verici kısa parçacıklara odaklanırlar. Bu yaşlardaki çocuklar neden ve sonuç ilişkisini de tam olarak anlayamazlar. Çizgi film karakterlerini gerçek olarak görürler ve reklamların cazibesine açıktırlar.
Kahramanlara benzemek isterler
6-9 yaş arasındaki çocuklar da özellikle gerçek yaşama benzeyen sahnelerde gerçek olan ile hayali olanı ayırmakta zorluk çekerler. Hayranlık besleme eğiliminde olurlar ve kahramanlara benzeme isteği duyarlar.
Dizilerdeki kız-erkek ilişkileri yanlış yönlendirici olabilir
Daha büyük ilkokul çocukları kendi başlarına da gelebileceği endişesi ile gerçeklere dayanan görüntülerden rahatsız olurlar. Ergenlerin dünyası, seks ve moda konularında meraklıdırlar ve dizilerde gördükleri kız – erkek ilişkileri çocuklar üzerinde yanlış yönlendirici etkiler yaratabilir.
Odasında televizyon olmamalı
Odasında televizyon bulunan çocukların okul başarılarının, televizyonun evin ortak bölümlerinde bulunduğu evlerde yaşayan çocuklara kıyasla daha düşük olduğunu araştırmalar ortaya koymuştur.
Korku ve kaygılara neden olabilir
Durum her bir çocuk için farklı olmakla birlikte, bazı görüntüler çocuklar için korku verici olabilir. Çocukların bazıları, kendilerini gerçekten güvende hissetmeleri halinde biraz korkmaktan hoşlanabilir. Kendilerinin güvende olduğunu bilmek “heyecan” duygusunu yaşama özgürlüğü verir. Ancak çocuklar korkutucu programlara ne kadar fazla maruz kalırlarsa, dünyanın korkutucu bir yer olduğuna da o kadar fazla inanırlar. Bu da onların kaygılı olmalarına neden olur.
Kendisi hakkındaki düşünceleri etkilenebilir
Çocuğun hayranlık duyduğu figürler kendisi ile ilgili düşüncelerini de etkileyebilir. Neyin iyi, neyin değerli olduğu, nasıl davranacağı ve nelere değer vereceği gibi konulardaki fikirlerinin şekillenmesinde sizden öğrendiklerinin yanında, ekranda gördüğü ünlü kişiler de etkili olabilir.
Televizyon çocukların davranış, inanç ve yaşama bakışlarını ne ölçüde etkiler?
Çocukların davranış, inanç ve yaşama bakışlarının etkilenme derecesi televizyon programlarının gerçek oluşuna ne derece inandıkları ile bağlantılıdır.
Çocuklar bir programın gerçek olup olmadığına üç yolla karar verirler:
Televizyondaki şeyleri ve kişileri kendi deneyimlerinden tanırlar: “Programda benim köpeğime benzeyen bir köpek var, o yüzden bu programdakiler gerçek”.
Kendi deneyimleri ile çelişmesi halinde programın gerçek olmadığına inanırlar: “İnsanların burunlarını oynatarak sihir yapma gücü gerçekte yok.”
Programların nasıl yapıldığını anlarlar. Örneğin “Çizgi filmlerin insanlar tarafından yapıldığını biliyorum” ya da “filmdeki kişiler aslında rol yapan aktörler” gibi. 9-10 yaşlarındaki çocuklar rol yapılmasını daha net anlarlar ancak 6-7 yaşındaki çocuklar televizyondaki ailelerin gerçek aileler olduğunu ya da Susam Sokağının gerçek bir sokak olduğunu düşünebilirler.
Reklamlar çocukları nasıl etkiler?
Reklamların çocuklar üzerindeki etki gücü çok fazladır. 8 yaşından küçük çocukların çoğu reklamlarda söylenenlerin doğru olduğuna inanır. 8-10 yaşlarındaki çocuklar reklamların her zaman doğruyu söylemediğinin farkındadır ancak söylenenin hangisinin doğru, hangisinin doğru olmadığını tam olarak belirlemekte zorluk çekerler.
Ürünleri tanınmış kişilerin tanıtması durumunda çocuklar kolaylıkla ikna olurlar. Reklamlarda kullanılan tekniklerle bir ürünün şekli, hızı, ebatı ve çalışma biçimi gibi konularda çocuklar kolayca yanlış yönlendirilebilir ya da aldatılabilir. Çoğunlukla çocuklar reklamlarda gördükleri şeyleri isterler ve anne-babalarına bunları aldırabilmek için her yolu denerler.
Henüz dili çok iyi öğrenmemiş olan çocuklar reklamlardan yanlış anlamlar çıkarabilirler. Örneğin “büyüten tat”, “meyve özlü” gibi sözleri “benim için faydalı” şeklinde yorumlayabilirler.
Televizyonda gördükleri hakkında konuşarak ve reklamların nasıl hazırlandığını anlatarak ve ürünü gerçek yaşamda göstererek reklamların etkisi konusunda çocuğunuza yardımcı olabilirsiniz.